Geçim derdi ağırlaşıyor
TÜRK-İŞ’in her ay düzenli olarak açıkladığı “Açlık ve Yoksulluk Sınırı Araştırması” ağustos sonuçları, hanelerin geçim yükünü bir kez daha gözler önüne serdi. Rakamlar, özellikle dar gelirli aileler için mutfak harcamalarının her geçen gün daha da ağırlaştığını ortaya koyuyor.
Araştırmaya göre, dört kişilik bir ailenin yalnızca sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarı yani “açlık sınırı” 27 bin 111 liraya çıktı. Temmuz ayında bu rakam 26 bin 413 liraydı. Yani yalnızca bir ayda 700 liraya yakın bir artış yaşandı.
Yoksulluk sınırı 83 bin liranın üzerinde
Barınma, ulaşım, eğitim, sağlık gibi temel ihtiyaçların da dahil olduğu “yoksulluk sınırı” ise 83 bin 310 liraya ulaştı. Geçen ay bu rakam 86 bin 36 lira seviyesindeydi. Bekar bir çalışanın “yaşama maliyeti” de ağustosta 34 bin 981 lira olarak hesaplandı. Bu tablo, çalışanların büyük bir bölümünün maaşlarının çok üzerinde bir yaşam maliyeti ile karşı karşıya olduğunu gösteriyor.
Fiyatlar yükselmeye devam ediyor
Ağustosta gıda harcamalarında aylık artış yüzde 2,64 olarak ölçüldü. Son 12 ayda gıda fiyatlarındaki artış yüzde 40,68’e ulaştı. Özellikle süt ve süt ürünleri fiyatlarındaki yükseliş dikkat çekici. Yoğurt ve peynir fiyatları yüzde 4 arttı.
-Tavuk etinde artış yüzde 8 oldu.
-Yeşil mercimekte fiyat artışı yüzde 9’a ulaştı.
-Ankara’da 200 gram ekmeğin fiyatı yüzde 20 artarak 12,5 liradan 15 liraya çıktı.
-Pirinçte yüzde 6, çayda yüzde 8,5, ıhlamurda yüzde 10, salçada ise ortalama yüzde 10’luk artış yaşandı.
Tüm bu gelişmeler, mutfak enflasyonunun hâlâ hane halkının en ağır yükü olmaya devam ettiğini gösteriyor.
Gelir ile harcama arasındaki makas
Türkiye’de ortalama ücret seviyeleri dikkate alındığında, TÜRK-İŞ’in açıkladığı rakamların çok üzerinde bir yaşam maliyeti tablosu ortaya çıkıyor. Asgari ücretin 17 bin lira seviyesinde olduğu düşünüldüğünde, dört kişilik bir ailenin yalnızca gıda harcaması için gereken tutar bile asgari ücretin yaklaşık 1,5 katına ulaşıyor. Yoksulluk sınırı ile asgari ücret arasındaki fark ise neredeyse 5 katına dayanmış durumda.
TÜRK-İŞ’in araştırması, en temel ihtiyacın bile hane halkı bütçesini zorladığını bir kez daha ortaya koyuyor. Gıda fiyatlarındaki artış hız kesmediği sürece, hem enflasyonla mücadele hem de gelir dağılımındaki dengesizlikler gündemin ilk sırasında olmaya devam edecek. Türkiye ekonomisi eylül ayında yoğun bir veri gündemiyle hareketlenecek olsa da, vatandaşın hissettiği en gerçek gösterge mutfaktaki fiyat etiketleri. TÜRK-İŞ’in açıkladığı bu tablo, ekonomik programların nihai başarısının hane bütçelerinde yaratacağı rahatlama ile ölçüleceğini bir kez daha hatırlatıyor.