Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tarihi konuşması

YAYINLAMA:

AK Parti sözcüsü Ömer Çelik'in, günler öncesinden kamuoyuna duyurduğu ve mutlaka izleyin diye not düştüğü, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın tarihi konuşması bugün gerçekleşti.
Türkiye'nin ve bölgenin geleceğini nakış nakış şekillendirecek olan konuşmasında, "Kudüs ittifakına vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz Ak Parti, DEM ve MHP olarak bir arada yürümeye karar verdik.
Bugün Malazgirt ruhu, Kudüs ittifakı, İstiklal Savaşı'nın nüvesi yeniden şekilleniyor.”
Sözleriyle sadece Türkiye'yi değil, tüm İslam coğrafyasını hatta nüfuz alanında bulunan Balkan ülkelerinin kamuoyundada büyük bir heyecan uyandırdı diye düşünüyorum.
Gençlik yıllarından bu yana "Anti emperyalist" duruşuyla tavizsiz bir perspektif sergileyen Erdoğan, hayalindeki dünya barışı ve adil bir dünya için her platformda konuşan, hakkaniyeti ve adaleti gözeten fikirleriyle tüm dünyanın dikkatini üzerine çeken büyük bir dünya liderine dönüşmüş durumda.
Konuşmasında dikkat çeken bir başka husus ise "Bu yolda MHP ve DEM parti ile birlikte yürümeye karar verdik" ifadesiydi Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın.
Bu ifadesi Türkiye kardeşliği, birlik ve bütünlüğü hakkında tüm dünyaya, hassaten emperyalist batıya karşı önemli bir mesaj verdi.
Bununla birlikte, emperyalistlerin maşası konumunda olan, Türkiye'yi her fırsatta batıya şikayet eden, ingiliz büyükelçi ile balık yemeyi ayrıcalık sayan CHP ve CHP'nin vagonunda koltuk hayali kuran sözde muhafazakar, sözde milliyetçi muhalefete karşı büyük bir meydan okumaydı.
Erdoğan'ın, DEM Parti vurgusu sadece Terörsüz Türkiye projesi ile sınırlı kalmayacak gibi görünüyor. Öyle sanıyorum ki, bu birliktelik seçim ittifakına da yansıyacak ve DEM Parti, Cumhur İttifakının bir parçası olarak büyük Türkiye vizyonuna önemli katkı sağlayacak.
Açıkçası; Türkiye'nin gelecek vizyonunda DEM Parti'de, yerini Cumhur İttifakının yanında konumlandıracaktır diye düşünüyorum.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yine tarih yazan bir konuşma yaptı. Bugüne kadar her konuşmasının arkasında durarak icraatına yansıtan Erdoğan, "Terörsüz Türkiye" vizyonuyla, MHP lideri Devlet Bahçeli ile birlikte tarihe geçecek bir icraatı gerçekleştirdi.
Yaptığı konuşmada dile getirdiği konuları bir bir hayata geçirecek bir vizyon ve liderliğe sahiptir.
Kürtlerle ilgili projeksiyonuna "Suriye ve Irak'taki Kürtlerin sorunlarınıda çözeceğiz" diyerek bu ülkeleri dahil etmesi tam bir bilgelik ve liderlik vasfı olarak yansıdı.
Türkiye'nin güçlenmesi AB'yi zayıflatmaya devam ediyor. Türkiye'nin sahada ve masada güçlü bir liderlik göstermesi ABD tarafından uzun süreden beri fark ediliyor. Bunun icindir ki, ABD büyükelçisi Barrack, " Suriye'de bir kürt devleti kurulamaz. SDG, PYD, PKK'nın türevidir, biz Suriye'de kürtlere devlet sözü vermedik" gibi Türkiye'nin perspektifiyle uyumlu açıklamaları yaptı.
Düne kadar PYD'ye binlerce tır silah ve mühimmat gönderen ABD, nasıl oldu da aydınlandı ve tüm söylemlerinden çark etti? Sorusunun cevabı, "Güçlü Türkiye, güçlü liderlik" anlayışıyla güçlenen Türkiye'nin,  askeri, ekonomik ve sosyal yapılanmasıyla ilgilidir.
PKK silahlarını yakarak sembolik olarak süreci başlattı. Bu sürecin 4-5 ayda tamamlanması öngörülüyor.
Silah bırakan örgüt militanları ve halen hapiste bulunan PKK'lı teröristlerin bundan sonraki durumları TBMM'de görüşülecek.
Hem mevcut durumları hem de sivil hayata adaptasyon noktasında neler yapılması gerekliliği tartışılacak.
Şarta bağlı kısmi bir af mı olacak, etkin pişmanlık hükümleri mi geçerli olacak yoksa topyekün bir genel af mı getirilecek? Bunlar masaya yatırılacaktır.
Silah bırakarak halkın içine karışacak olanların günlük yaşamlarını devam ettirebilmesi için ne tür istihdam çözüm önerileri olacak bekleyip göreceğiz.
İlk eşik aşıldı. Bundan sonra herşey daha kolay olacak. Önümüzdeki yüzyılda "Tarihi barış" olarak anılacak olan bu büyük başarıda elbette DEM'in rolü de unutulmayacaktır.
Ülkemize ve cografyamıza hayırlı olsun hayır, huzur, Barış ve esenlik getirsin.
Teşekkürler Cumhurbaşkanı Erdoğan!
Teşekkürler bilge lider Bahçeli!
Teşekkürler DEM Parti!