Yenidevir Gazetesi Gündem Devlet Bahçeli'nin "Dar Ağacı" çıkışı ne anlama geliyor? Gündem yaratan konuşmanın perde arkası

Devlet Bahçeli'nin "Dar Ağacı" çıkışı ne anlama geliyor? Gündem yaratan konuşmanın perde arkası

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM'deki haftalık grup toplantısında yaptığı açıklamalarla yine siyasetin nabzını yükseltti. Özellikle İmralı ziyareti, terörle mücadele, anayasa tartışmaları ve öğretmen atamaları gibi kritik başlıklarda sert mesajlar veren Bahçeli, konuşmasının bir bölümünde kullandığı “Yeter ki Türk milleti huzur bulsun, varsın bizim sonumuz dar ağacı olsun” ifadesiyle gündemi adeta sarstı.

3 Dakika
Okunma Süresi

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM'deki haftalık grup toplantısında yaptığı açıklamalarla yine siyasetin nabzını yükseltti. Özellikle İmralı ziyareti, terörle mücadele, anayasa tartışmaları ve öğretmen atamaları gibi kritik başlıklarda sert mesajlar veren Bahçeli, konuşmasının bir bölümünde kullandığı “Yeter ki Türk milleti huzur bulsun, varsın bizim sonumuz dar ağacı olsun” ifadesiyle gündemi adeta sarstı.

Parti grubundaki vekillerin ayakta alkışladığı bu açıklama, siyasetin sıcak gündeminde geniş yankı uyandırdı.

Bahçeli: “Suç mu işliyoruz? Siz önce kendi çantanızı yargılayın!”

Bahçeli, bazı çevrelerin anayasa ve yasalara aykırı davrandıklarına yönelik eleştirilerine sert bir dille yanıt verdi. “Neymiş, anayasa ve kanunlara göre suç işliyormuşuz. Siz önce kendi çantacı pespayeliğinizi ve para düşkünlüğünüzü yargılayın!” sözleriyle mecliste tansiyonu yükseltti.

Konuşmasında özellikle son dönemde İmralı Adası'na yapılan ziyaretlere değinen Bahçeli, bu süreci “tarihi bir dönemeç” olarak niteledi. AK Parti, DEM Parti ve MHP'den milletvekillerinin oluşturduğu heyetin adaya gitmesini destekleyen Bahçeli, muhalefetin bu süreçte yer almamasını ise “varsın gitmesinler” sözleriyle değerlendirdi.

“Emperyalist kurgular tarihe gömülüyor!”

Konuşmasının bir diğer çarpıcı bölümü ise Türk-Kürt kardeşliği üzerinden kurulan cümlelerdeydi. Bahçeli, Türkiye’nin yüzyıllardır emperyalist oyunlarla karşı karşıya bırakıldığını belirterek, bu oyunun artık bozulduğunu söyledi.

Türk ile Kürdü birbirine düşman etmek üzerine kurulmuş bir buçuk asırlık komplo artık tarihe karışıyor. Vicdanı körelmiş, son kozlarını oynayanların maskesi düşüyor.” ifadeleriyle dikkat çeken Bahçeli, teröre karşı yürütülen mücadelede geri adım atılmayacağının da altını çizdi.

“Yeter ki huzur olsun, varsın biz yok olalım!”

Bahçeli’nin en çok konuşulan çıkışı ise şu sözler oldu:
Bakınız, şu yaşımda mertçe söylüyorum: Yeter ki Türk milleti barış içinde yaşasın, yeter ki terör hayatımızdan sökülüp atılsın. Bizim sonumuz darağacı bile olsa, razıyız!

Bu dramatik ve cesur çıkış, parti grubunda dakikalarca ayakta alkışlandı. Bahçeli’nin bu sözleri, sosyal medyada kısa sürede gündem oldu.

Öğretmen atamaları ve eğitim sistemi de gündemindeydi

Bahçeli sadece terörle mücadele değil, toplumsal sorunlara da değindi. Atama bekleyen öğretmenler konusunda somut adımlar atılması gerektiğini belirten Bahçeli, özellikle mülakat sürecinde elenen 1.611 öğretmen adayının hakkının iade edilmesi gerektiğini vurguladı.

KPSS’de dereceye giren öğretmenler için ek kontenjan çağrısı yapan Bahçeli, eğitim sisteminde kadronun ne kadar önemli olduğunu şu sözlerle anlattı:
En gelişmiş sistemi getirebiliriz ama onu uygulayacak kadro yetersizse başarı mümkün değildir.

“Tahakküm kırılıyor, korkuyorlar!”

Konuşmasında Türkiye üzerindeki dış müdahale ve iç siyasi operasyonlara da göndermede bulunan Bahçeli, “Tahakkümün zincirleri kırılıyor. Bundan korkuyorlar. Çünkü istiyorlar ki şehit tabutları omuzlarda taşınsın, çünkü ağlayan anneler onlardan değil.” diyerek, güvenlik politikalarının hedef alındığını iddia etti.

Bahçeli, Türkiye’nin yeni yüzyılında milli birlik ve beraberliğin bozulmasına asla izin vermeyeceklerini belirtti.

CHP ve muhalefete net mesaj: “Biz bayrağa bakarız, mezhebe değil!”

Bahçeli, İmralı sürecine katılmayan partilere de sert eleştiriler yöneltti. “Kim nereden geldiğine değil, millete olan bağlılığına bakarız. Biz bayrağa hürmet var mı ona bakarız. Bizim çağrımız; Terörsüz Türkiye çağrısıdır!” diyerek, milli birlik vurgusunu yineledi.