Ünlü gastronomi uzmanı Şef Reşat Aydın, katıldığı dijital yayın programında baklavanın kökeni, hazırlanışı ve sunumu hakkında yaptığı ezber bozan açıklamalarla gündeme bomba gibi düştü. “Baklavaki” tartışmalarına sert çıkan Aydın, Yunanistan’a seslenerek meydan okudu: “Bana kaynak getirsinler!”
"Baklavaki değil, oklava!"
Şef Reşat Aydın, dijital medya uzmanı Sümeyra Teymur’un programında, baklava üzerinden yürüyen kültürel sahiplenme tartışmalarına net ifadelerle yanıt verdi. “Baklavaki” iddialarına, “Bu saçmalığı bırakmamız lazım. ‘Lava’ oklava demektir” diyerek karşı çıkan Aydın, baklavanın Türk mutfağının öz be öz parçası olduğunu vurguladı.
Aydın, Yunanistan’la yaşanan yemek kültürü polemiklerine de değinerek, “Yunanlılar bana baklavanın, yoğurdun tüm kaynaklarını göstersinler. Biz kaynaklarla konuşuyoruz” şeklinde çıkış yaptı. Bu sözler sosyal medyada kısa sürede geniş yankı buldu.
“Gerçek baklava mercimekliydi” dedi, tarih bilgisiyle şaşırttı!
Sözlerine gastronomik tarih bilgisiyle devam eden Aydın, baklavanın kökenine dair ilginç bilgiler de verdi. Baklavanın ilk örneğinin mercimekle yapıldığını söyleyen şef, Evliya Çelebi’nin seyahatnamesinde yer alan bilgiler ışığında, 17. yüzyılda “en has baklava” olarak cevizli versiyonunun kayıtlara geçtiğini aktardı.
“Saray standardı 40 kattır” diyen Aydın, bu geleneğin Osmanlı’dan günümüze taşındığını ve gerçek baklavanın inceliğinde Amasya buğdayının etkili olduğunu vurguladı:
“Gluteni yüksek buğday sayesinde o incelik yakalanıyordu. Kat kat değil, sanat sanat yapılırdı” sözleriyle dikkat çekti.
Ters çevirme modasına sert eleştiri: “Ne raconu ya?”
Son dönemde sosyal medyada trend haline gelen “baklavayı ters çevirerek yeme” alışkanlığına da değinen Reşat Aydın, bu yöntemi gereksiz bir şov olarak tanımladı.
“Ters çevirmeye gerek yok, bu işin raconu falan yok. İstediğiniz gibi yiyin ama kaliteli yiyin” diyerek asıl meselenin kullanılan malzemenin kalitesi olduğunu ifade etti.
Aydın, fıstık yerine bezelye kullanımı yapan bazı işletmeleri de hedef alarak,
“Bezelye kullanamazsınız! Genzinizi yakar, nahoş bir tat bırakır” sözleriyle sert çıktı.
“Baklavaya çay değil, sade Türk kahvesi yakışır”
Şef Aydın’a göre baklavanın yanında çay değil, en doğru eşlikçi sade Türk kahvesi. Şekerin kahveyle kurduğu uyuma dikkat çeken Aydın,
“O kombin öyle bir uyum sağlar ki, her lokmanın tadı katlanır” dedi.
Dondurmalı servis için de kapıyı açık bırakan şef, “Olur ama sadece orijinal Maraş döğme dondurmasıyla” diyerek şartını da koydu.
Sunum şovlarına “Osmanlı tokadı” tepkisi: “Sanat eserine hakaret etmeyin!”
Baklava sunumlarında son dönemde yaygınlaşan şov amaçlı kesme, duman çıkarma ve dramatik sunumlar da Şef Aydın’ın eleştirilerinden nasibini aldı. Bu tür gösterileri “sanata hakaret” olarak tanımlayan şef,
“Bu bir sanat eseri. Sen sanat eserine tokat mı atıyorsun? Gerekirse Osmanlı tokadını sen yersin!” diyerek sektör temsilcilerine sert mesajlar gönderdi.
“Türk mutfağı inovasyondan koptu!” – Moleküler mutfak vurgusu
Geleneksel lezzetleri savunmakla birlikte, Türk gastronomisinin yenilikçilikten uzak kaldığını da dile getiren Reşat Aydın, modern mutfak tekniklerine daha fazla yönelinmesi gerektiğini belirtti.
“Moleküler mutfak demek bilimsel mutfak demek. Biz hala laboratuvar gibi çalışmıyoruz. O yüzden dünya sahnesinde hak ettiğimiz yerde değiliz” diyen Aydın, sektörel gelişim adına güçlü bir çağrı yaptı.