Trafikte yeni bir kültür mümkün mü?
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın dün canlı yayınında açıkladığı yeni düzenlemeler, bugüne kadar gördüğümüz en kapsamlı “trafik reformu” çerçevesini oluşturuyor. Yerlikaya’nın söylediği gibi, “Hedefimiz sıfır can kaybı.” Bu iddia yüksek, ama doğru planlamayla ulaşılabilir bir hedef.
CNN Türk’te Hakan Çelik’in programında konuşan Yerlikaya’nın açıklamaları, Türkiye’de hem trafik kültürünün hem de asayiş anlayışının yeni bir döneme geçtiğini açıkça gösteriyor. 38 milyon sürücünün olduğu bir ülkede atılan her adımın hayati olduğunu bakan özellikle vurguladı: “Bu yolların kuralları olur, kralları olmaz.”
Bu cümle bile yaklaşımın özünü özetliyor.
Yasa dışı çakarda istisnasız caydırıcılık
Yasa dışı çakar kullanımına yönelik düzenlemeler, Türkiye’de uzun yıllar toplumun en çok şikâyet ettiği konuların başında geliyordu. Yerlikaya’nın sözleri dikkat çekici:
“30 Kasım’dan bu yana denetim yüzde 378 arttı, 1394 işlem yaptık... Çakarlı araç kullanmanın cezası 189 bin TL. İkincisinde 276 bin TL.”
Çarpıcı bir sonuç da paylaştı:
“Çakarlı araç kullanımı yüzde 87 düştü. Neredeyse tamamen bitti diyebiliriz.”
Uzun yıllar sosyal medyada mizah konusu olan “çakarlı plaza araçları” artık tarihe karışıyor. Devlet bu kez kararlı ve sonuç ortada.
Makas atmak, saldırı amaçlı araçtan inmek bıçak gibi kesilecek
Bakan Yerlikaya’nın üzerinde durduğu bir diğer mesele, trafikte terör estiren sürücüler.
“Makas atmayı kesinlikle bitireceğiz.”
Yeni ceza paketi sert:
• 60 gün ehliyete el koyma,
• 60 gün araç bağlama,
• 90 bin TL para cezası.
Bu ülkenin otoyollarında adeta oyun oynar gibi araç kullananların dönemi kapanıyor.
Yerlikaya bir başka büyük soruna da parmak bastı:
“Saldırı amaçlı araçtan inmeden de bahsedelim… O aracı biz 60 gün bağlıyoruz.”
Trafikte yaşanan yol verme kavgalarının bilançosu ürpertici:
“123 kişi öldürülmüş, 31 bin 875 kişi yaralanmış.”
Bu rakam, Bakanlığın neden bu kadar sertleştiğini açıklamaya yetiyor.
‘Sen benim kim olduğumu biliyor musun?’ devri bitiyor
Türkiye’nin özellikle son yıllarda sosyal medyada sıkça gördüğü bir sahne vardı:
Vatandaşın polise bağırarak güç gösterisi yaptığı anlar…
Yerlikaya bu konuda da çok net konuştu:
“Yaka kamerası olan yerlerde polislere yönelik ‘Sen benim kim olduğumu biliyor musun?’ sözü yüzde 90 düştü.”
Aynı oranda polis şikayetlerinin de azaldığını aktardı. Demek ki görünür ve kayıt altına alınan denetim, hem vatandaşı hem polisi koruyor.
Alkol, uyuşturucu, dur ihtarı… 2025 daha katı olacak
Yeni yasa teklifinde en sert düzenlemelerden biri alkollü araç kullanımında geliyor:
“Alkollü araç kullananın 5 yıl ehliyetine el konulacak, 150 bin lira ceza verilecek.”
Uyuşturucu etkisiyle araç kullananların durumu için ise Yerlikaya şunu söyledi:
“Böyle bir sürücünün halini göstersen, ‘Allah bizi karşılaştırmasın’ dersiniz.”
“Dur” ihtarına uymayanların yarattığı tehlike ise bakanın verdiği rakamla daha da çarpıcı:
“Son 6 yılda 29 can kaybı var. Dur ihtarına uymamak kesinlikle bitecek.”
Düğün konvoyu terörü: ‘Bıçak gibi bitecek’
Türkiye’nin kronik sorunlarından biri de düğün ve asker uğurlamalarındaki kural ihlalleri. Yerlikaya’nın cümlesi çok net:
“Bıçak gibi bitecek bu.”
Yeni cezalar:
• 180 bin TL para cezası,
• 120 gün araç bağlama.
Organize suçla mücadele
Sadece trafik değil… Yerlikaya, organize suçla mücadelede de çarpıcı rakamlar paylaştı:
“1367 organize suç örgütü çökertildi. 150 milyar mal varlığına el konuldu.”
Daha da dikkat çekici olan, suça sürüklenen gençlerle ilgili tespit:
“14-16 yaş gruplarında suça yönelme var. Vatandaşımız ‘Bu sorunu çözün’ diyor. Gereken düzenleme Meclis’e gelecek.”
Bu açıklama, önümüzdeki yılın asayiş politikasının çocuk suçluluğu ve gençlik koruma ekseninde şekilleneceğini gösteriyor.
Bakan Yerlikaya’nın açıkladığı paket, yalnızca cezaları artıran bir düzenleme değil; Türkiye’de bir “trafik kültürü” inşa etmeyi hedefliyor.
Kendi cümlesiyle:
“Trafikte huzur ortamı olmalı. Kurala saygıyı içselleştirmeliyiz.”
Türkiye, ulaşım altyapısında dünyayla yarışıyor; fakat yolların kalitesi tek başına yetmiyor. O yolları kullanan sürücülerin davranışları değişmediği sürece, hiçbir yatırım tek başına can kayıplarını azaltamaz.
Bugün trafikte günde ortalama 17,4 can kaybı yaşanıyor. Eğer yeni düzenlemeler doğru uygulanır, denetim sürdürülebilir olursa, belki de yıllar sonra bu ülke gerçekten Yerlikaya’nın hedefini gerçekleştirebilir: “Hedefimiz sıfır can kaybı.”
Türkiye’nin bunu hak ettiğine inanıyorum.