NOTLAR-BAĞIŞLA III
Şehirlere bakıyoruz, şehir olmaktan çıkmış manzaralar.
Ölmeyecek imiş bir yaşam.
Hayattan yoksun ve merhametten o denli uzak.
Sadece kendisine yeterliliği mutluluk sayan anlayış, paylaşımcı olmayı, kendisine verilen eğitimle aptallık saymakta.
Kendisine çok düşman kazandırmakla övünenler, yanlarındakileri koruma görüp, cemiyetin düzenini ifsad etmekte.
İnsandaki hırs, kendisini firavunlaştırırken, etrafındakilerini esarete alır, hâl içinde.
Ahvâlden yana sitemkâr olanlar, bilmeden içine düştükleri çarkta öğütülmekten yana şikayet ehli değil.
Bağışla!..
Toprağa düşen kana üşüşen sinekleri sorgulayanlar, kan yetmezliğinden dünya değiştireni sorgulamaz oldu.
Dünyada mazlûmun canına, malına, mülküne, toprağına çöreklenen zulmün temsilcileri, kendilerini güçlü hissederken haksızlıklarını kabullenmemekte, âlî menfaatler gereği her türlü vahşeti olağan göstermektedir, televizyon ekranlarından canlı canlı...
Bağışla!..
Bizi biz yapan değerlerden uzaklaştıkça dünyanın değersizliğinin farkına varmaya aklımızı, nefsimizi iknâ etmekten korktuk, teslim olduğumuz alışkanlıklardan ayrı düşmemek için.
Bağışla!..
İkazlara uymama, bizi sefîl ve rezil kıldıkça, kendimize bahaneler icat ettik, mucitlik taslayarak.
Biliyoruz artık, geç de olsa dünya hayatının boş oyalanma ve oyundan başka bir şey olmadığını.
Bağışla!..