Orta Doğu’da İsrail ile Hamas arasındaki gerginlik yeniden tırmanırken, ABD Başkanı Donald Trump’tan gelen açıklamalar dikkatleri bir kez daha Beyaz Saray’a çevirdi. Gazze'de ateşkes kırılganlığını korurken, Trump’ın tehdit içerikli sözleri “Yeni bir müdahale sinyali mi veriliyor?” sorularını beraberinde getirdi.
Gazze’de tansiyon her geçen gün yükselirken, İsrail’in Refah’a düzenlediği hava saldırıları sonrası gözler Hamas’ın vereceği karşılığa çevrilmişti. Olası çatışmaların önüne geçmek amacıyla yapılan ateşkes anlaşması ise, son açıklamalarla daha da tehlikeye girmiş durumda.
“Sınırı geçersek yok ederiz”: Trump’tan savaş dili
ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray’da düzenlediği basın toplantısında Hamas’a yönelik oldukça sert ifadeler kullandı. Açıklamasında, “Hamas taşkınlığa devam ederse, biz de gereğini yaparız. Gerekirse tamamen ortadan kaldırılırlar” diyen Trump, İsrail’in operasyon yapma kapasitesine de dikkat çekti.
“İsrail’in Gazze’ye iki dakika içinde girmesi mümkün. Ben istersem bu olur. Ama şimdilik şans veriyoruz, umarız tansiyon düşer,” sözleriyle ortamı yumuşatma sinyali verse de, bu sözlerin ardında ciddi bir askeri tehdit bulunduğu açık.
Trump’ın açıklamaları kısa sürede dünya basınında geniş yer bulurken, diplomatik çevrelerde “ABD, Gazze’de doğrudan askeri hamleye mi hazırlanıyor?” tartışmaları alevlendi.
Ateşkesi kim bozdu? İsrail ve Hamas’tan peş peşe açıklamalar
İsrail ordusunun Gazze’nin güneyine yaptığı saldırılara gerekçe olarak, Hamas’ın Refah’ta İsrail askerlerini hedef aldığı iddiası gösterildi. Ancak Hamas kanadı, bu saldırıyla ilgilerinin olmadığını ve hâlâ ateşkese sadık olduklarını duyurdu.
Buna karşın İsrail Başbakanı Netanyahu, “Hamas ateşkesi ihlal etti, bunun bedelini ödeyecekler” diyerek yeni operasyonların sinyalini verdi. Tam da bu noktada Trump’ın “Hamas haddini aşarsa ortadan kaldırılır” mesajı, İsrail’in askeri kararlarına açık destek anlamı taşıyor.
ABD askeri anlamda devreye girer mi?
Trump’ın “İsrail’e ‘Git ve durumu hallet’ diyebilirim” şeklindeki ifadesi, Beyaz Saray’ın pasif gözlemci rolünden çıkabileceği anlamına mı geliyor?
Uzmanlar bu tür açıklamaların sadece sözlü tehdit değil, diplomatik baskı ve askeri hazırlık sinyali taşıdığını düşünüyor. ABD'nin bölgedeki askeri varlığı göz önüne alındığında, olası bir müdahalenin sadece İsrail’le sınırlı kalmayabileceği değerlendiriliyor.
Bu da, Gazze’de yeni ve daha büyük çaplı bir çatışmanın habercisi olabilir. Özellikle uluslararası kamuoyunun artan tepkisine rağmen Trump’ın böylesine tehditkâr bir söylem tercih etmesi, hem iç hem de dış politikada dikkat çekici bir strateji değişimi olarak görülüyor.
Gazze’de kırılgan denge: Şiddet mi, çözüm mü?
Ateşkesin sürdürülebilirliği artık çok daha zayıf. İsrail’in saldırgan tutumu, Hamas’ın misillemeleri ve Trump’ın açıklamaları birlikte değerlendirildiğinde, bölgede şiddetin yeniden tırmanması kaçınılmaz hale gelebilir.
Dünyanın dört bir yanından yükselen “barış” çağrılarına rağmen, liderlerin söylemleri ve sahadaki hamleler ters yönde ilerliyor. Hem İsrail hem de ABD cephesinden gelen açıklamalar, Gazze halkı için karanlık bir tablo çiziyor.