Yenidevir Gazetesi Ekonomi Asgari Ücrette Rakamlar Uçtu! Fatih Erbakan 45 Bin, Ali Babacan 33 Bin TL Dedi

Asgari Ücrette Rakamlar Uçtu! Fatih Erbakan 45 Bin, Ali Babacan 33 Bin TL Dedi

2026 yılı asgari ücretiyle ilgili siyasi liderlerden dikkat çeken açıklamalar geldi. Fatih Erbakan 45 bin TL önerdi, Ali Babacan ise TÜİK verilerine göre 33 bin TL’nin altının adaletsizlik olduğunu söyledi.

3 Dakika
Okunma Süresi

2026 yılı yaklaşırken, milyonlarca çalışanın gözü kulağı asgari ücret zammına çevrilmiş durumda. Henüz Asgari Ücret Tespit Komisyonu toplanmadan önce siyasilerden gelen öneriler gündemi hareketlendirdi.
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan ile DEVA Partisi lideri Ali Babacan, artan yaşam maliyetlerine dikkat çekerek yeni dönem için somut rakamlar telaffuz etti. Ancak iki ismin önerdiği rakamlar birbirinden oldukça farklıydı.

Erbakan: “Kamuda Tasarrufla 45 Bin TL Mümkün”

Yeniden Refah Partisi lideri Fatih Erbakan, asgari ücretin çok daha yüksek seviyelere çıkabileceğini savunuyor. Özellikle kamudaki harcamaların ve faiz giderlerinin azaltılmasıyla, asgari ücretin 45 bin TL seviyesine kadar çıkarılabileceğini belirtiyor.

Erbakan, konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı:

“Kamudaki şatafatlı harcamalara ve israfa son verilirse, yıllık 2 trilyon TL’ye ulaşan faiz ödemelerinin sadece küçük bir bölümüyle asgari ücreti işvereni zorlamadan 45 bin TL’ye yükseltmek mümkün olur. Bu sadece bir tercih meselesi.”

Erbakan, belirlediği rakamın yalnızca enflasyon artışına göre değil, aynı zamanda ekonomik büyümeden elde edilen paya göre de hesaplandığını vurguluyor. Ayrıca bir hanede çalışan iki asgari ücretlinin toplam geliriyle yoksulluk sınırının üstüne çıkılması gerektiğini savunuyor.

Babacan: “Gerçek Enflasyon Gizleniyor, En Az 33 Bin TL Şart”

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ise daha farklı bir hesapla asgari ücretin en az 33 bin TL olması gerektiğini savundu.
Bir yayında soruları yanıtlayan Babacan, TÜİK’in verilerine güvenmediğini açıkça belirterek, önerdiği artışın bile resmi rakamlara göre "asgari" bir seviye olduğunu söyledi.

Babacan hesaplamasını şöyle özetledi:

“Geçen yılın enflasyonundan kaynaklı yüzde 15’lik bir hak var. Bu yılın resmi enflasyon oranı eklendiğinde bu oran yüzde 45’i buluyor. Ekonomik büyümeden gelen yüzde 5 pay da eklenince, toplamda yüzde 50 zam yapılmalı. Bu da 22 bin TL olan mevcut ücreti en az 33 bin TL’ye çıkarır.”

Ancak Babacan’a göre bu artış enflasyonun gerçekte ne kadar yüksek olduğuna bağlı olarak çok daha fazlasını gerektiriyor.

“TÜİK'in açıkladığı veriler gerçeği yansıtmıyor. Bu hesap bile TÜİK’e göre yapıldı. Gerçek enflasyonu ölçebilecek bağımsız kurumlar kurulmalı,” diyerek hükümete sert eleştiriler yöneltti.

Asgari Ücret Beklentisi Tavan Yaptı

Siyasi partilerden gelen bu tür öneriler, kamuoyundaki beklentiyi daha da artırdı. Özellikle son bir yılda yaşanan yüksek gıda enflasyonu, konut kiralarındaki artış ve temel ihtiyaçların erişilebilirliğinin azalması, asgari ücretin ciddi bir oranda artması gerektiği yönündeki talepleri güçlendirdi.

Aralık ayında toplanması beklenen Asgari Ücret Tespit Komisyonu öncesinde hem işçi hem işveren cephesinde farklı senaryolar konuşuluyor. Ancak şimdiden sokakta dillendirilen en düşük beklenti 30 bin TL’nin altına düşmüyor.

Ekonomistler Ne Diyor?

Uzmanlara göre siyasiler tarafından ortaya atılan bu rakamlar, kamuoyunu şekillendirme açısından önemli olsa da karar aşamasında etkili olup olmayacağı belirsiz. Ekonomistlerin ortak görüşü ise şu yönde:

Gerçek enflasyon oranı açıklanmadıkça, adil bir ücret artışı sağlanamaz.

Alım gücünün korunması için sadece rakamsal artış değil, vergi düzenlemeleri de şart.

Asgari ücretin yüksekliği, işletmelere destek paketleriyle dengelenmeli.