Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO), 2025 yılının son çeyreğine girerken iklim sistemlerine dair önemli bir uyarı yayımladı. WMO'nun yeni raporuna göre, Eylül ayında La Nina koşulları başlayacak olsa da, bu soğutucu etki küresel sıcaklıkların ortalamanın üzerinde seyretmesini engelleyemeyecek. Raporda ayrıca, El Nino-La Nina döngüsünün tarım, sağlık, enerji ve ulaşım sektörlerinde milyarlarca dolarlık etkilere neden olabileceği vurgulandı.
La Nina Başlıyor, Ama Sıcaklıklar Düşmüyor
WMO'nun yayımladığı güncelleme raporunda, Mart 2025'ten bu yana nötr seyreden iklim koşullarının, Eylül ayı itibarıyla yerini La Nina etkisine bırakacağı ifade edildi. Ancak dikkat çeken nokta şu:
“La Nina’nın geçici soğuma etkisine rağmen, sıcaklıkların dünyanın büyük bölümünde ortalamanın üzerinde olması bekleniyor.”
Bu da demek oluyor ki, dünya genelinde özellikle kuzey ve güney yarım kürelerde sıcak geçecek bir sonbahar bizleri bekliyor.
La Nina’ya Zemin Hazırlayan İklim Süreci
Rapor, şu anda Ekvator Pasifik’teki deniz yüzeyi sıcaklıklarının ortalama seviyelerde seyrettiğini ve bunun da La Nina’nın gelişimine kademeli olarak zemin hazırladığını vurguluyor. Yani, 2025'in ikinci yarısında iklimsel olarak yeniden La Nina döngüsüne girileceği öngörülüyor.
“Hayat Kurtaran Tahminler” – WMO’dan Kritik Açıklama
WMO Genel Sekreteri Celeste Saulo, raporda yer alan açıklamasında iklim tahminlerinin sadece meteorolojik değil, ekonomik ve insani etkiler bakımından da yaşamsal öneme sahip olduğunu belirtti:
“El Nino ve La Nina için yapılan mevsimsel tahminler, hava durumumuz üzerindeki etkileri anlamamız için önemli bir iklim istihbarat aracıdır.”
Saulo, bu tür öngörülerin özellikle tarım, enerji, sağlık ve ulaştırma gibi sektörlerde milyonlarca dolarlık tasarruf sağlayabileceğini, afetlere karşı hazırlık ve müdahalede de binlerce hayat kurtarabileceğini söyledi.
El Nino ve La Nina Nedir?
El Nino, Pasifik Okyanusu’nda su sıcaklıklarının artmasına neden olan ve küresel sıcaklıkları yükselten bir doğa olayıdır.
La Nina ise bunun tam tersidir; deniz yüzeyi sıcaklıklarının düşmesiyle daha serin ve yağışlı hava koşullarını beraberinde getirir.
Bu iki sistem arasındaki geçiş süreci ise nötr koşullar olarak tanımlanır.
