Yenidevir Gazetesi/Özel Haber
2019’da F-35 programından çıkarılan Türkiye, bu süreci avantaja çevirdi. Yerli imkanlarla geliştirilen KAAN, ilk test uçuşunu 2024 Şubat ayında başarıyla tamamladı. Süpersonik hızı, yapay zekâ destekli muharebe sistemleri ve gelişmiş radar teknolojisiyle KAAN, sadece gökyüzünde değil, dünya basınının da gündeminde.
DÜNYA SIRAYA GİRDİ
Ankara kulisleri hareketli! Suudi Arabistan’ın 100 adet KAAN almayı düşündüğü, Birleşik Arap Emirlikleri’nin ortak üretim için temas kurduğu öğrenildi. Endonezya ve Malezya gibi ülkeler de programla yakından ilgileniyor. TUSAŞ yetkilileri, ilginin “şimdiye kadarki en yüksek seviyede” olduğunu belirtiyor.
Türkiye'nin göğsünü kabartan 5. nesil savaş uçağı KAAN, dünya basınında manşetleri süslüyor! Özellikle Orta Doğu ve Asya ülkelerinin büyük ilgi gösterdiği yerli savaş uçağımız, dünya savunma sanayisinin radarına girdi. Türkiye’nin göklerdeki yeni gururu, sadece teknolojisiyle değil, stratejik etkisiyle de tüm dikkatleri üzerine çekiyor.
Ankara’nın gözü kara adımı 2019’da atılmıştı. F-35 programından çıkarılmamızla birlikte milli savunma hamlesine hız veren Türkiye, artık gökyüzünde söz sahibi olmanın ötesine geçiyor. Türkiye'nin geliştirdiği KAAN, kısa sürede sadece bir uçak değil, bir güç sembolü haline geldi.
Türkiye’nin kendi ayakları üzerinde durma kararlılığı, her geçen gün meyvesini veriyor. F-35 programından çıkarılmamızla başlayan süreç, bugün KAAN gibi ileri teknoloji ürünü savaş uçaklarıyla taçlanıyor. Uzun menzilli saldırı kapasitesi, süpersonik hızı, gelişmiş radar ve elektro-optik sistemleriyle donatılan KAAN, rakiplerine gözdağı veriyor.
Yapay zekâ destekli muharebe kabiliyetleri, dahili silah sistemleri ve akıllı mühimmatlarıyla KAAN, yalnızca savunma değil, ihracat kalemi olarak da Türkiye’nin elini güçlendiriyor.
ORTADOĞU VE ASYA’DAN TAM NOT
Kulislerden sızan bilgilere göre; Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Kazakistan, Malezya ve Endonezya KAAN’a büyük ilgi gösteriyor. Hatta Suudi Arabistan’ın tam 100 adet KAAN almayı değerlendirdiği konuşuluyor. Komşu coğrafyalarda, KAAN’ın ortak üretim ve teknoloji transferi seçenekleri masaya yatırılıyor. Üst düzey yetkililer, bazı ülkelerin KAAN için heyet üstüne heyet gönderdiğini, üretim süreçleriyle ilgili detaylı bilgiler talep ettiklerini belirtiyor. Özellikle BAE'nin, projeye ortak olabilmek için yoğun bir hazırlık içinde olduğu bildiriliyor.
İLK TEST UÇUŞU TAM NOT ALDI
2024 yılının Şubat ayında ilk kez gökyüzüyle buluşan KAAN, test uçuşunda tüm hedefleri başarıyla gerçekleştirdi. Uçakta yer alan süper itki sistemi, kaska monteli nişangah, sentetik açıklıklı radar sistemi (SAR), kızılötesi arama ve takip sensörü gibi sistemler, savunma uzmanlarından tam not aldı. Üstelik bu sistemlerin büyük çoğunluğu tamamen yerli üretim.
Havadan havaya ve havadan karaya akıllı mühimmatlarıyla KAAN, yalnızca bir savaş uçağı değil; bir caydırıcılık unsuru, bir stratejik oyun değiştirici konumuna geldi.
TÜRKİYE ARTIK SADECE ALAN DEĞİL VEREN ÜLKE
Küresel savunma sanayiinin kalıplarını kıran KAAN, Türkiye’nin ihracat rotasını da yukarı taşıyor. Artık Türkiye sadece İHA’larıyla değil, jet teknolojisiyle de pazarda büyük bir oyuncu. Uzmanlar, KAAN’ın bu ivmeyle ilerlemesi halinde savunma pazarında köklü dengeleri değiştireceğini belirtiyor.
TUSAŞ yetkilileri ise gelişmeleri şöyle özetliyor: “Suudi Arabistan, projeye en başından bu yana büyük ilgi gösterdi. Şu anda bu ilgi en üst seviyeye çıktı. Endonezya tarafı da oldukça hevesli. Her iki ülkeyle de temaslarımız sürüyor.”
ANKARA'DAN DÜNYAYA MESAJ: “GÖKLERDEYİZ”
Türkiye’nin milli ve yerli savunma gücünün simgesi haline gelen KAAN, yalnızca bir teknolojik başarı değil, aynı zamanda politik ve ekonomik bağımsızlığın da en somut sembolü.
