Son günlerde kamuoyuna yansıyan “Abdullah Öcalan, Selahattin Demirtaş’ın tahliyesine engel oluyor” yönündeki iddialara DEM Parti İmralı Heyeti üyesi Pervin Buldan’dan açıklama geldi. Buldan, iddiaların asılsız olduğunu vurgulayarak, Öcalan’ın hem Selahattin Demirtaş hem de Figen Yüksekdağ’ın tutukluluğuna karşı çıktığını belirtti.
“Demirtaş ve Yüksekdağ’a Özel Selam Gönderdi”
Buldan, 3 Ekim’de İmralı’da gerçekleştirilen son görüşmeye dikkat çekerek, Abdullah Öcalan’ın söz konusu iddialarla hiçbir ilgisi olmadığını ifade etti. Pervin Buldan, “Ne bugün ne de geçmişte, Sayın Selahattin Demirtaş’la ilgili olumsuz bir söz söylenmedi. Aksine, iki görüşme önce Sayın Öcalan, Demirtaş ve Yüksekdağ’ın hâlâ tutuklu olmasının kabul edilemez olduğunu dile getirdi” dedi.
Görüşme sonrası Öcalan’ın özel olarak selam gönderdiğini belirten Buldan, bu mesajın avukatları aracılığıyla da iletildiğini söyledi.
“Karşı Karşıya Getirme Çabası”
Pervin Buldan, iddiaların asılsız olduğu kadar tezgâhlanmış bir karşı karşıya getirme planı olduğunu savundu. “Bu tür söylemler tamamen ortalığı karıştırmak isteyen, Sayın Öcalan ve Demirtaş’ı karşı karşıya getirmeyi amaçlayan çevrelerin ürünüdür. Kimsenin bu tarz manipülasyonlara itibar etmemesi gerekir,” dedi.
Buldan ayrıca, Abdullah Öcalan’ın zaman zaman tutuklu siyasetçilerin durumunu gündeme getirdiğini, ancak hiçbir zaman karşıtlık ya da rekabet söylemi kullanmadığını belirtti.
Arka Plan: AİHM ve Adalet Bakanlığı’nın Başvurusu
Tartışmalar, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) 2. Dairesi’nin Demirtaş hakkında verdiği ihlal kararının ardından yeniden gündeme gelmişti. Türkiye Adalet Bakanlığı, kararın kesinleşmesine bir gün kala AİHM Büyük Daire’ye temyiz başvurusu yaptı. Başvuru için son tarih 8 Ekim'di ve üç aylık sürenin dolmasına bir gün kala bu adım atıldı.
Bu gelişme, bazı çevrelerde Öcalan’ın süreçte “etki sahibi olduğu” yönünde spekülasyonlara yol açtı. Ancak DEM Parti cephesi bu iddiaları tamamen reddediyor.
Buldan’dan Son Mesaj: “Gündemimizde Yok”
Açıklamasının sonunda Buldan, kamuoyunda yaratılmak istenen algının bilinçli olarak servis edildiğini savunarak şunları söyledi:
“Bu konular ne bizim ne de Sayın Öcalan’ın gündeminde oldu. Sayın Demirtaş ve Yüksekdağ’ın hukuki durumları net. Bu durumlar ancak hukuki yollarla çözülebilir. Kasıtlı söylemlere karşı dikkatli olunmalı.”
