Orta Doğu’da kırılgan barış bir kez daha sarsıldı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Meclis’te yaptığı konuşmada, Gazze’ye yönelik son saldırılarda 153 ton bomba kullanıldığını açıklayarak, ateşkesi ihlal ettiklerini fiilen itiraf etti.
Bu açıklama, uluslararası kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Ateşkes sürecinin hâlen yürürlükte olduğu bir dönemde gelen bu itiraf, “İsrail barışa gerçekten bağlı mı?” sorularını yeniden gündeme taşıdı.
Mecliste gergin anlar: Netanyahu muhalefetin sözünü kestiği oturumda saldırıları savundu
İsrail Parlamentosu’nda yapılan oturumda, muhalefet milletvekilleri Netanyahu’nun sözünü sık sık keserken, Başbakan Gazze’ye yönelik operasyonları savunmaya devam etti.
Netanyahu, “Ateşkes, Hamas’a saldırı için bir fırsat tanımaz. İsrail’e yönelik her girişim ağır bir bedel öder,” diyerek saldırıların meşru müdafaa kapsamında olduğunu ileri sürdü.
Ancak aynı konuşmada, “Gazze’nin farklı bölgelerindeki onlarca hedefi 153 ton bombayla vurduk,” ifadesi, İsrail’in ateşkese rağmen kapsamlı bir bombardıman yürüttüğünü ortaya koydu.
Gazze’de bilanço ağır: 44 kişi yaşamını yitirdi
Filistin kaynakları, İsrail ordusunun gerçekleştirdiği hava saldırılarında en az 44 sivilin hayatını kaybettiğini duyurdu. Gazze’nin kuzeyinden Refah’a kadar birçok bölgede patlamalar yaşanırken, hastaneler yine doldu taştı.
İsrail yönetimi saldırıların gerekçesi olarak, “Hamas’ın Refah bölgesinde İsrail askerlerini hedef aldığı” iddiasını öne sürdü.
Ancak Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, bu iddiayı yalanladı ve “Biz ateşkese bağlıyız, Refah’taki olaylarla bir ilgimiz yok” açıklamasında bulundu.
“Hamas ateşkesi ihlal etti” bahanesiyle gelen operasyon
Netanyahu, konuşmasında Hamas’ın ateşkesi bozduğunu öne sürdü. “İki askerimiz ateşkes sırasında öldürüldü. Hamas hemen gevşediğimizi sandı,” diyerek saldırının gerekçesini savundu.
Ancak bölgeden gelen bağımsız raporlar, İsrail’in ateşkesi bahane ederek önceden planlanmış bir hava operasyonu düzenlediğini öne sürüyor. Uzmanlara göre, “153 ton bomba” ifadesi bile saldırının ölçeğinin savunma değil, tam teşekküllü bir operasyon olduğunu kanıtlıyor.
Uluslararası tepki büyüyor: “Bu artık savunma değil, saldırı”
Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği’nden yapılan açıklamalarda, İsrail’in son operasyonunun ateşkes ihlali anlamına geldiği vurgulandı.
BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği, “İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları sivil hedefleri kapsıyor. Bu durum uluslararası hukukun açık ihlalidir,” açıklamasını yaptı.
Ayrıca bazı Avrupa ülkeleri de Netanyahu’nun ifadelerini “açık bir itiraf” olarak değerlendirerek, İsrail’in uluslararası yükümlülüklerini ihlal ettiğini savundu.
Hamas cephesinden yanıt: “Ateşkesin ihlali İsrail’in tercihi oldu”
Hamas yetkilileri ise Netanyahu’nun sözlerine tepki gösterdi. Yapılan açıklamada, “İsrail kendi saldırganlığını gizlemek için Hamas’ı suçluyor. Ateşkesi ilk bozan taraf açıkça kendisidir,” denildi.
Gazze kaynaklarına göre İsrail ordusunun hedef aldığı bölgelerde altyapı tamamen çökmüş, elektrik ve su hatları tahrip olmuş durumda. Binlerce sivilin bölgeden tahliye edilmeye çalışıldığı bildiriliyor.
Barış masası yine dağılıyor: “Ateşkes artık anlamını yitirdi”
Uzmanlar, Netanyahu’nun bu açıklamasının barış sürecini tamamen çıkmaza sokabileceği görüşünde. İsrail’in askeri hamleleri, Hamas’ın karşılık verme ihtimalini artırırken, Gazze’de zaten zor durumda olan siviller bir kez daha hedef tahtasına oturdu.
Ortadoğu’da yıllardır süren gerilimin kalıcı çözüme kavuşması için yapılan tüm diplomatik girişimler, Netanyahu’nun bu son açıklamalarıyla bir kez daha zora girdi.
Sonuç olarak, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun “153 ton bomba kullandık” sözleri, sadece bir askeri operasyonun değil, ateşkesin fiilen sona erdiğinin de ilanı olarak yorumlanıyor.
Dünyanın gözü şimdi hem Gazze’deki yeni gelişmelerde hem de uluslararası toplumun vereceği tepkide olacak.
