İtalya siyasetinde tansiyon, sendika lideri Maurizio Landini’nin Başbakan Giorgia Meloni’yi hedef alan cinsiyetçi söylemleriyle zirveye ulaştı. Mısır’da düzenlenen Gazze Barış Zirvesi’nin ardından başlayan tartışma, Landini'nin “Meloni, Trump’ın metresliğini yapmaktan öteye geçemedi” çıkışıyla bambaşka bir boyut kazandı. Meloni’nin bu sözlere verdiği yanıt ise, Roma siyasetini adeta ikiye böldü.
Gazze çıkışıyla başlayan kriz: “Trump’ın metresi” benzetmesiyle patladı
Olay, Meloni’nin katıldığı Mısır’daki Gazze Zirvesi sonrasında CGIL (Genel İşçi Konfederasyonu) Başkanı Maurizio Landini’nin hükümeti ateşkes öncesinde “pasif kalmakla” suçlamasıyla başladı. Bir televizyon programında konuşan Landini, “Meloni barış adına hiçbir katkı sunmadı. Tek yaptığı, Trump’ın metresliğini yapmak oldu,” diyerek büyük bir tartışmanın fitilini ateşledi.
Söz konusu dönemde CGIL, Filistin yanlısı gösteriler ve genel grev çağrılarıyla hükümetin Gazze konusundaki politikalarını eleştiriyordu.
Meloni sosyal medyadan ateş püskürdü: “Bize yıllarca saygı dersi verenler...”
Landini’nin açıklamaları kamuoyunda büyük yankı uyandırınca, İtalya Başbakanı Giorgia Meloni de sosyal medya hesabı üzerinden dolaylı ama sert bir karşılık verdi. İsim vermeden yaptığı açıklamada Meloni, “Yıllarca bize kadınlara saygı dersi verdiniz, şimdi bir kadını 'hafif meşrep' olmakla suçluyorsunuz,” ifadelerini kullandı.
Paylaşımında, İtalyanca bir sözlükten alınmış “metres” kelimesinin tanımına da yer veren Meloni, kelimenin “fahişelikle ilişkilendirilen kadın” anlamını vurguladı. Bu paylaşım, özellikle kadın hakları savunucuları ve feminist çevrelerden destek bulurken, Landini’ye yönelik tepkilerin dozunu artırdı.
Landini geri adım atmıyor: “Yanlış anlaşıldım, ama fikrim değişmedi”
Artan tepkilerin ardından yeni bir açıklama yapan Landini, “sözlerinin çarpıtıldığını” savundu. Amacının hakaret etmek olmadığını belirten sendika başkanı, Meloni’nin uluslararası politikada Trump’a aşırı yakın durduğunu ima ettiğini söyledi. “Meloni Trump’ın başarısından faydalanıyordu, onun sarayındaydı, dalkavuğuydu,” diyen Landini, özür dilemek yerine sözlerinin arkasında durdu.
Ancak kamuoyundaki pek çok yorumcuya göre, bu açıklama hem yeterli değildi hem de söylemin cinsiyetçi niteliğini ortadan kaldırmıyordu.
Trump detayı: “Güzel olduğunu söyleyebilir miyim?”
Tartışmanın merkezindeki Donald Trump ise, zirve sırasında Meloni’ye yönelik yaptığı yorumlarla dikkat çekmişti. “Amerika’da bunu söylesem kariyerim biter ama riski alıyorum, çok güzelsin” diyen Trump, Meloni’yi övgülere boğmuştu.
Ayrıca Meloni’nin İngilizce yayımlanan kitabına “kadınlara ilham verecek bir eser” yorumunu yapan Trump, kitabın önsözünü yazma görevini oğlu Donald Trump Jr.’a vermişti. Bu detaylar, Meloni ile Trump arasındaki siyasi yakınlaşmanın kamuoyundaki algısını pekiştirdi.
İtalya’da cinsiyetçilik ve siyaset tartışmaları yeniden alevlendi
Bu olay sadece siyasi bir kriz değil, aynı zamanda İtalya’da kadın liderlere yönelik söylemler ve cinsiyetçi dilin yeniden tartışılmasına neden oldu. Özellikle sol cenahta “kadına saygı” söylemleriyle öne çıkan bir sendika liderinin böyle bir ifadeyi kullanması, toplumsal tepkileri büyüttü.
Meloni’ye karşı siyasi muhalefet sürdüren çevrelerde bile Landini’nin kullandığı dil eleştirilirken, pek çok kişi “eleştirinin kişiselleştirilmeden yapılması gerektiğini” savundu.
